20 Ekim 2012 Cumartesi

TCDD 55020

Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi (Eski Karaağaç Tren Garı) arkasındaki kara tren.
Black Train in Edirne, Turkey
Eskiz çalışmalarına Eylül Deniz'in diş tedavisi için Edirne'ye gittiğimizde başladım. Daha sonra detay ve boyama aşamalarını evde tamamladım. Bu çalışmamı da The Container Notebook un "microperforated" özellikli 200 gsm'lik "Artist Series" defterine yaptım. Aniki Mürekkep denemelerinde de bu kağıdı kullanmıştım. Çizerken ve boyarken müthiş zevk aldım. Suluboya ve mürekkep çalışmları için harika bir malzeme..
stages of construction black train

19 Ekim 2012 Cuma

İlham verici kitaplar

   Daha önce de aynı başlık altında yurtdışından satın aldığım iki kitaptan bahsetmiştim. Bu sefer bahsedeceğim kitap Türkiye'den. Ülkemizde de bu tarz yayınları görmek umut verici. Kitabın sahibi Sinan Kafadar, kitabının ismi "My Sketch Book 1985-2008".
   Eskiz konusunda kaynak ararken bu kitabı görmüştüm fakat alışveriş yaptığım sitede satışı olmayınca temin edememiştim. Sinan Bey tesadüfen benim çizimlerime rastlamış, beğenmiş. Çizdiklerimin bu konuda kitap çıkarmış birinden beğenilmesi gurur verici. Başkalarını da bu tür basılı yayınlara heveslendirmek ve kitapçılarda daha çok eskiz kitabı görmek amacıyla, bana imzalı bir kitabını gönderdi. Bu kitapla bana yeni ufuklar açtığı için kendisine teşekkür ediyorum..


Sinan Kafadar'ın kitabı hakkında söyledikleri şöyle;
   "Bu kitap aslında, 1985-2008 seneleri arasında yani 23 yıllık bir süreçte karaladığım 26 eskiz defterinin içerisinden yaptığımız seçimler ile hazırlandı. Üniversite öğrenciliğimden başlayan; Mimari ve İç Mimari büro yöneticiliğine kadar olan bir dönemi kapsamaktadır. Bu kitabı hazırlarken iki amacım vardı. Birincisi tasarımcı kimliğim ile mesleki serüvenimin gelişimini sizlerle paylaşmak; ikincisi ise özellikle genç tasarımcılara eskiz defterleri ile yaşama ve onu hep yanında bulundurma, her iş ve özel seyahate giderken birlikte götürme alışkanlığının önemini anlatabilmek. 
  Ben ressam değilim, benden çok daha başarılı resimler, eskizler yapabilen sanatçılar var. Bu defterleri karalarken benim amacım yaşamımın bir noktasında gözümün önünden ve zihnimden geçenler ile ilgili bir 'referans noktası oluşturmak' ve istediğimde tekrar ona ulaşabilmek. Ormanda yürürken, geri dönüş yolunu tekrar bulabilmek için ağaç diplerine beyaz çakıl taşlarını bırakma misali... Geçen zaman içerisinde insan birçok detayı ve fikri unutuyor. Ben bulunduğum güzel yerleri, aklımdan geçen bazı parlak fikirleri tekrar hatırlamak istediğimde eskiz defterlerime bakıyorum.
  Diğer taraftan da gerçek mesleki hayatta şu an için yapma fırsatı bulamadığım konularda hayal kurmak ve belki bir gün böylesi bir ihtimal çıktığında hazırlıklı olma fikrinin, tasarımcının kendi lisanının oluşmasında çok faydalı olduğunu düşünüyorum. Dijital dünya ne kadar ilerlerse ilerlesin akılda oluşan bir fikri kâğıda aktarmada eskizden daha hızlı bir çizim tekniği düşünemiyorum..."  


Kitabın içeriği yukarıdaki fotoğraftada görüldüğü gibi bazı bölümlerden oluşuyor. 200 ü aşkın çalışmadan bazılarını aşağıda paylaştım.

Sketch On The Spot (Şipşak Eskizler)
Bu bölümde Sinan Bey'in yaşadığı veya turist olarak bulunduğu yerlerin, binaların eskizleri yer alıyor..


Artistical Impressions (Artistik İzlenimler) 
Bu bölümde mimari çizimlerin dışında sanatsal çalışmlar yer alıyor.


Objects (Objeler) 
Yapı veya iç mekan dışında nesnelerin eskizlerinin yer aldığı bir bölüm.


 Architecture Without Land With Historical Influence (Tarihsel Etkileşimli Arsası Olmayan Mimari)
Bu bölümde tarihi bazı figürlere dayanarak gerçek dünyanın dışında yapılmış masalsı eskizler yer alıyor.

  
Architecture Without Land With Modern Influence (Modern Etkileşimli Arsası Olmayan Mimari) 
Bu bölümde Mimari veya iç mimari konularında normal bir projedeki gibi kısıtlayıcı olmayan yaratıcı çalışmalar yer alıyor.


 Projects "To Be" (Gerçekleşmek Üzere Olan Eskizler)
Bu kitaptaki diğer bölümlerde ki  eskizlerin çoğu hobi amaçlı iken, bu bölüm Sinan Bey'in ofisteki projelerle ilgili eskizlerini oluşturuyor.



16 Ekim 2012 Salı

Zenith 122

Öğretmenler odasındaki dolabımın altında bulduğum Zenith 122 yi hemen kaptım. Yanlış anlaşılmasın çizmek için ödünç aldım sadece :)

My workspace

Geçen hafta Eylül'ün diş tedavisi için Edirne'ye gittiğimizde Trakya Tasarım adlı sanatsal malzemeler satan küçük bir dükkan keşfetmiştim. Buradan Container Notebook'un siyah eskiz defterinde kullanmak için beyaz bir pastel kalem aldım. Bu siyah bir kağıt üzerinde yaptığım ilk eskiz çalışmam.
 Zenith 122

14 Ekim 2012 Pazar

İpsala Çizimleri


Pazar günümü İpsala'da çizim yaparak geçirdim. İlk defa aynı günde üç tane çalışma yapabildim. Keşke hep böyle çizebilseydim. Ne yazıkki, asıl işim bu olmadığı için sadece zaman bulabildikçe çizim yapabiliyorum. Bunlardan ilkini Eylül Deniz'le beraber yaptık. Ben İpsala'daki Alaca Mustafa Paşa Camii'ni çizdim. Eylül de şato deniz feneri vb. birşeyler çizdi :)

Alaca Mustafa Pasha Mosque, İpsala

Sonra eve döndük, Eylül Deniz annesiyle misafirleri karşıladı. Ben de bu sırada Mehtap'ın babaannesinin evini çizdim.

  The House in İpsala

Daha önceden bu evin penceresinden görünen eski motosikleti çizmiştim..

for sale

Öğleden sonra yeniden Alaca Mustafa Paşa Camii'ne gittim. Bu sefer camini kapısını ve diğer ayrıntıları çizmeye çalıştım.

 Alaca Mustafa Pasha Mosque's Door, İpsala

Önceki çizimlerinden İpsala Meydanı..

 İpsala Independence Square

12 Ekim 2012 Cuma

Aniki Mürekkep ile çizim denemeleri


İlk çalışmalarımda Uni-Ball EYE pilot kalemimle çizim yaptıktan sonra suluboya ile renklendiriyordum. Suya dayanıklı en ucuz ve en kolay bulabileceğiniz bir kalemdir. Çantamda her zaman bir tane bulunur. Daha sonra suya dayanıklı teknik çizim kalemlerini keşfettim ve onları kullanmaya başladım taa ki  çizimlerini dolmakalem ile yapıp suluboya ile renklendiren bir sanatçıyı görene kadar.. Normalde dolmakalemlerde kullanılan mürekkepler suya dayanıklı değildir ama o sanatçının kullandığı mürekkep üzerine suluboya sürüldüğünde hiçbir şekilde dağılmıyordu. Hemen araştırdım ve Noddler's Ink ve Platinum Carbon Ink markalarına ulaştım. Ne yazıkki ikiside Türkiye'de bulunmuyordu. Bir süre elimdeki normal mürekkebi kullanarak çalışmalarıma devam ettim. Dolmakalem ile çizim yapmanın, dolmakalem kullanmanın zevkini tattım. Nereye gitsem dolmakalemimi yanımdan ayırmadım, bisiklet turlarımda bile hep yanımdaydı. Bu sırada dolmakalem severlerin yazdığı blogları keşfettim ve takip etmeye başladım. erguvankalem.blogspot.com da bunlardan biri. Blogun yazarı Mehmet Bizans'tan Ali İkizkaya adlı çılgın bir mühendisin kendi atölyesinde suya dayanıklı mürekkepler ürettiğini öğrendim. Mehmet Bey de arşivci olduğu için mesleği gereği zamana ve diğer etkilere dayanıklı bir mürekkep ararken Ali Beyle tanışmış. Suya dayanıklı mürekkepleri gökte ararken yerde bulmuştum. Hemen Ali Beyle irtibata geçip derdimi anlattım, kendisi numune olarak aşağıdaki illustrasyonda da kullandığım mürekkepleri ve kendi hazırladığı çok özel Aniki defterlerini gönderdi. İlk denemelerimi o zaman kullandığım bir ucuzluk marketinden aldığım, aslında suluboya için pekte uygun olmayan bir deftere yaptığımda sonuç başarılıydı. Mürekkepte herhangi bir dağılma olmuyordu. Önceden kullandığım mürekkep suyla dağılıyor ve çizimlerim bozuluyordu. Aniki mürekkeplerinde ise sonuç gayet başarılıydı. Aşağıda Aniki Karatai kullanarak çizdiğim çalışmalarımı görebilirsiniz.

My bicycle's pedalSelimiye MosqueEdirne Karaağaç Gümrük Karakolu

Daha farklı yapıdaki kağıtlarda mürekkepleri denediğimde farklı sonuçlar verdiğini gördüm. 200 gr ve üstü suluboya kağıtlarında mürekkep kağıt tarafından emilmiyordu. Uzun bir süre geçse bile çizginin üzerinden suyla geçtiğimde mürekkepte hafif bir dağılma gözlemledim. Fakat bu yine de diğer kullandığım mürekkebe oranla daha azdı. İlginç olan daha düşük kaliteli bir kağıtta daha başarılı sonuç elde edilmesi.  Bununla ilgili Ali Bey yaptığı incelemelerde kağıtların üzerindeki bir tür tabaka yüzünden mürekkebin kağıdın liflerinin içine tam olarak işeleyemediğini tespit etti. Bu dağılma aslında istediğim bir sonuç değildi ama benim mürekkebi farklı bir şekilde kullanmamı sağladı. Çizimleri Aniki Mürekkepleri ile yaptıktan sonra sadece su ve fırça kullanarak çok etkili gölgelendirmeler yapabiliyordum. Aşağıdaki çalışmalarımda olduğu gibi..

Anti aircraftSubmarine PeriscopeCartridge Of Three Torpedoes

Ali İkizkaya'nın Aniki Mürekkep ve Defterleri ile ilgili blogu: http://anikinotebooks.blogspot.com/
Ali İkizkaya'nın dolmakalem ve mürekkeplerle ilgili blogu: http://yazmakkeyiftir.blogspot.com/

Aşağıdaki illustrasyonda Aniki Mürekkepleri kullanılmıştır.